18 yıl önceydi ilk yelken eğitimini almam. Hürriyet Gazetesi’nde çalıştığım, öğrenci yılları… Aynı dönemde gazetenin hafta sonu eklerinde denizcilikle ilgili bir sayfa “kaptığım” da ne kadar mutlu olduğumu anlatamam. Hobi-İş birlikteliğinin hazzı bir yana; denizi, denizciliği, yelkeni anlatacak, yaygınlaştıracak bir kanal bulmuş olmanınki öte yanda. O dönemde ne yetişkinler için bu kadar çok yelken eğitim kurumu vardı, ne de yayın… Keyifli ancak bir o kadar da uzak geliyordu çoğu kişiye… Zaman geçtikçe, sevinerek söylemeliyim ki etrafımdaki beş kişiden en az üçünün tekne deneyimi oldu. “Ocak ayında yelkene mi başlanır” diye benimle dalga geçen arkadaşlarımın daha sonra kış trofelerinde yarıştığı bir döneme geldik.
Son birkaç yılda durgunluk yaşansa da her geçen gün tekne sahibi sayısı artıyor. Dünyaca tanınmış tekne markalarının Türkiye temsilcileri, üreticilerinin gözbebeği muamelesi görüyor. Son yıllarda pek çok distribütör, üretici firma tarafından en bayii ödülüne layık görüldü.
Bütün bunlar güzel gelişmeler. Amatör denizciliğin yaygınlaşması, denizin üzerinde her geçen gün daha fazla tekne görmek şahane bir durum. Ancak bu süreçte “öğrenmeyi” de ihmal etmemeli ve denizin üstünde birbirimize karşı duyduğumuz saygıyı kaybetmemeliyiz.
Bu yaz Dirsekbükü’nde münferit bir yelkenli tekne sahibinin yaptığı anons dikkate değer: “Bütün motorbotlar bütün motorbotlar, limana giriş ve çıkışta yavaş olun!” Özellikle de güçlü makinelere sahip yat sahipleri zaman zaman farkında olmadan “rahatsızlık” verebiliyorlar.
Daha çok tekne, daha çok amatör denizci ve daha çok fuar var artık doğru… Daha çok “saygı” da olduğunda ise bu işi tam manasıyla öğrenmiş olacağız!
İyi okumalar, iyi seyirler…
Selcen Tanınmış
selcen@motorboatdergi.com