Türk P&I Sigorta, 2021 yılına su araçları sorumluluk branşında sektör lideri olarak başladı. Türkiye’ de özellikle deniz araçları sorumluluk ve gövde sigortaları branşlarında hizmet vermek üzere 2014 yılında kurulan Türk P&I Sigorta, bu kapsamda ulusal denizcilik firmalarıyla başlayan teminat sağlama sürecini son iki yıl içerisinde yabancı piyasalara servis sağlayarak geliştirdi.
Türk P&I Sigorta, 145 ülkede 370 temsilciden oluşan gelişmiş hizmet ağıyla survey ve gözetim hizmetleri sağlıyor. Bu sayede deniz yoluyla gidilebilen tüm liman kentlerinde temsilcileriyle yerel hizmet sağlama becerisine sahip. Türk P&I Sigorta, Türkiye’de üretilen su araçları ve su araçları sorumluluk branşlarında primin büyütülmesi sürecini başlatarak doğrudan yurt dışına kaçan primlerin Türkiye’de kalmasının yanı sıra yabancı sigortalılara da servis vererek bir değişime imza attı. Dünya devi denizcilik firmalarının plasmanlarında yer alırken aynı zamanda marka değerini artırarak aranma oranını yükseltmekte ve başta İtalya, Yunanistan, Almanya, İspanya, Rusya, Mısır, Ukrayna, Azerbaycan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nden armatörler ve işletme firmaları olmak üzere farklı piyasalarda da teminatlarıyla yer alıyor. Tüm bunların sonucunda Türk P&I Sigorta, iç piyasada Ocak 2021 itibariyle yaklaşık yüzde 30’luk pazar payına ulaşarak sektörün lider sigortacısı olmayı başardı.
TÜRKİYE DENİZ SİGORTACILIĞI’NDA FARKLI DÖNEM
Türkiye’de Deniz Sigortacılığı’nın son birkaç yıldır farklı bir döneme girdiğini belirten Türk P&I Sigorta Genel Müdürü Kaptan Ufuk Teker, bu değişimin dünya ölçeğinde daha önce farklılaşmaya başladığını ama Türk Deniz Sigortacılığı’nda da kabuk değişimine uğramış durumda olduğunu ifade ediyor.
“Deniz sigortaları oldukça gelenekselci bir branştır. Poliçelerin teminatlarını sağlayan kurallar (Klozlar) 1980’li yıllarda son haline gelmiştir. Fakat yat sigortaları alanında birçok farklılıklar ortaya çıktı. Sigortacılar, tekne sahiplerinin ihtiyaçlarına göre yeni ek teminatlar aramaya başladılar. Bu talepler bir anda ortaya çıkmıyor. Özel amaçlı tekneler alıcıların isteklerine göre yıllar içerisinde sürekli bir değişime uğruyorlar. Özellikle Motoryat segmentinin son yıllardaki gelişimi dudak uçuklatacak bir seviyeye ulaştı. Pandemi öncesinde son Monaco Boat Show’a gitme fırsatını bulmuştum ve orada sergilenen teknelerin sahiplerine sundukları lüks ve teknelerdeki gelişim inanılmaz boyutlara ulaştığını gözlemlemiştim.
Çok geriye gitmeden son 20 yıl içerisinde özellikle motoryatlara ilave edilen ekipmanlara bir bakıldığında ne demek istediğim daha iyi anlaşılacaktır. Teknelerin sevk sistemleri ağırlıklı olarak mekanik ekipmanlardan oluşmaktaydı. Şu anda ise makinelerin neredeyse tamamı elektronik kontrol panelleri ile bütünleşmiş durumda. Aynı durum seyir cihazları için de geçerli. Teknelerin haritalarından, mevki bulucularına, yangın söndürme sistemlerinden, aydınlatmalarına hatta müzik sistemleri aklımıza gelebilecek tüm sistemler elektronik merkezlerden kontrol edilip tekne sahiplerinin kullanımına sunulmuştur. Kullanım anlamında inanılmaz kolaylıklar oluşturan bu sistemler ise yıldırım düşmesi neticesinde tamamen tahrip olabilmektedir.
Motoryatlar artık kendi bünyelerinde ortalama bir su sporu tesisinde bulunan oyuncakları aratmayacak yeni ilaveler ile donatılmaktadır. Tekne sahiplerinin isteğine göre jakuzi ve hatta havuzu olan tekneler bile bulunmaktadır. Bazı teknelere helikopter inmekte, tekne sahipleri teknelerine sanat eserleri koymaktadır. Bazı tekneler gittikleri yerlerde ihtiyaçlarını tekne personeline emanet ettikleri nakit tutarlar ile karşılamaktadır. Bu anlamda teknelerde ciddi miktarda nakit bulunmaktadır. Tüm bu rizikolar 1980’li yılların sigorta teminatında ön görülüp düzenlenmemişti. Belli değerin üzerindeki tekneler ise koylarda etraflarında amatör denizcilerin kumandası altında bulunan sigortasız teknelerin tehdidi altında olmak ise teknelerin değeri arttıkça ayrı bir risk olarak ortaya çıktı.
Hele ki bedeni tazminat tutarlarının son yıllarda astronomik oranda artmış olması tekne sahiplerinin kazalar sonrası ortaya çıkabilecek tazminatlara karşı korunma ihtiyacını ortaya çıkarttı. Personelli teknelerde durum bu anlamda daha ciddi teminat ihtiyacı ortaya çıkartmaktadır. Personel Sosyal güvenlik teminatı altında olsa bile teminatlar ya yetersiz kalmakta ya da sosyal güvenlik kurumunun kusur oranında rücu yapması tekne sahiplerini büyük bir riziko altında tutmakta ve uzun davalarla yüz yüze bırakmaktadır.”
Bu gelişme ve artan rizikolar sigortacıların talepleri değerlendirmesine ve ihtiyaçlara uygun teminatları dizayn etmelerine teşvik olduğunu aktaran Teker, her ne kadar tekne dizaynı yapan mühendisler kadar yaratıcı olmasa bile modern ihtiyaçları karşılayacak ürünlerin geliştirilip tekne kullanıcılarının hizmetine sunulduğunu söylüyor.
“Türkiye’de lider deniz sigortacıları dünya ölçeğinde de hizmet vermeye başladı ve aranan sigortacılar arasına girdi. Özel ve uzmanlık gerektiren denizcilik konusunda uzman ekip bulunduran ve kendisini geliştiren diğer sigortacılarımızın da katılması ile Türk Deniz Sigortacılığı dünya üzerinde söz sahibi ülkeler arasına girmesi için bizler elimizden geleni yapmaktayız.
Türkiye’nin denizcileşmesi ve denizci bir toplum olmak için amatör denizciliğin ne kadar önemli olduğu son yıllarda devlet politikalarına da girdi. Bu kapsamda 1 milyon Amatör Denizci ehliyeti halkımıza sağlanan kolaylıklar ile verildi. Ama deniz ile karayı karıştırmamak lazım zira denizde olabilecekleri öngörüp ön hazırlık yapmak gerektiğini aklımızdan çıkartmamamız lazım. Olası her durum için bir senaryomuz olmak durumundadır. Sigorta anlamında tekne sahiplerimiz mutlaka denizcilik konusunda bilgili bir aracı broker veya sigorta acentesi ile uygun teminat limitleri ve şartları, yine denizcilik alanında deneyimli bir sigorta şirketinden temin etmeleri gerektiğini önemle belirtmek isterim.”
TÜRK P&I HAKKINDA
Türk P ve I Sigorta A.Ş. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’na göre hayat dışı sigorta branşlarında faaliyet göstermek üzere 31.12.2013 tarihinde Ticaret Sicili’ne tescil edilmiştir. Şirket, Sigorta Şirketleri ve Reasürans Şirketlerinin Kuruluş ve Çalışma Esaslarına İlişkin Yönetmelik uyarınca, T.C. Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğü tarafından 18.02.2014 tarihinde Su Araçları Sorumluluk Branşında, 21.09.2015 tarihinde ise Su Araçları ve Genel Sorumluluk Branşlarında ruhsatlandırılmıştır. Denizcilik sektörünün güncel ihtiyaçlarını gözetmek, sigortalılarının branşları ve riziko gruplarına özel, çözüm odaklı ürünler sunmak amacında olan Türk P&I Sigorta; sigortalama, hasar önleme, hasar, sigortalama, sörvey ve teknik destek alanlarında hizmet vermektedir.
İLETİŞİM: turkpandi.com