Öğrencilik yıllarında yelken kulübünün her alanında görev alan Ufuk Bektaş, şimdi BAUISC’nin komodoru olarak dümeni devraldı. Genç ekibiyle birlikte kulübü profesyonel bir vizyonla ve başarılı işlerle geleceğe taşımayı hedefliyor.
Haber ve Fotoğraflar: Osman Uğur (@ugurosi)
2007 yılında Bahçeşehir Üniversitesi bünyesinde bir öğrenci kulübü olarak kurulan Bahçeşehir Üniversitesi Yelken Kulübü (SailingBAU), zamanla yelken tutkunu öğrenciler tarafından profesyonel bir boyuta taşındı. 2012 yılında Golden Toy adlı Mumm30 yelkenli teknenin kulübe kazandırılmasıyla yarışlara katılan SailingBAU, kısa sürede başarılı dereceler ve şampiyonluklar elde etti.
Bahçeşehir Üniversitesi çatısı altında kurulan SailingBAU, 2016 yılının nisan ayında TYF tarafında tescil edildikten sonra federe kulüp olma hakkını kazanarak BAU International Sailing Club (BAUISC) adını aldı. Kulübün yeni Komodoru Avukat Ufuk Bektaş, bu hikâyenin içinde büyüyenlerden biri. Öğrenciyken Golden Toy ile İstanbul-Bozcaada-Bodrum rotasında 40-45 knot havada dalgalarla sörf yaparak yarıştığı günleri gülümseyerek hatırlıyor. O yıllarda hem parkurda hem de yarış sekreterliğinde görev alarak kulübün her alanında emek veren Bektaş, 2025 senesi geldiğinde 10’ıncı yılını kutlamaya hazırlanan kulübün yeni yönetim ekibinin başında yer alıyor.
BAUISC, 22 Mart’ta İlkbahar Trofesi’nin ilk ayağı olan Gazipaşa Gold Marina Sailing Cup ile yeni sezona yeni bir soluk vizyonuyla başladı. Ufuk Bektaş, ekonomik belirsizlikler ve sponsorluk zorluklarına rağmen dört etaplı bir trofe için çalışmaları tamamladıklarını şöyle anlatıyor; “Öğrenciyken daha samimi bir ortamda başladığımız bu yolculuğu, artık profesyonel bir çerçeveye oturtmaya çalışıyoruz.”
YENİ DÖNEM FARKLI HEDEFLER
Kulübün hedefi, prestijli bir konuma ulaşarak üyelerine değer katmak ve yelken sporuna yeni sponsorlar kazandırmak. Yeni yönetim, 9 Şubat’ta devraldığı dümenle kısa sürede her etap için bir isim sponsoru bulmayı başarmış. Bektaş, “Bu, trofemiz için büyük bir başarı” diyerek yelken sporuna yeni markalar kazandırmanın önemine vurgu yapıyor.
Kulübün DNA’sında öğrenciler her zaman önemli bir yer tutuyor. Tasarım öğrencisinden hukukçusuna kadar her bölümden genç, organizasyonlarda kendine bir alan buluyor; kimi yaratıcılığıyla kimi resmi prosedürlerdeki yetkinliğiyle kulübü yüceltiyor. Bektaş, “Biz de bu işlere öğrenciyken adım attık. Şimdi genç ve enerjik bir ekiple sahada olacağız” diyor. BAU yönetimi ise ilk günden beri kulübü destekliyor; BAUISC de bu desteği daha büyük iş ortaklıklarıyla taçlandırmayı hedefliyor.
Bektaş ve ekibi, 2025’te trofenin yanı sıra kulübe ait tekneleri yenilemeyi, ekipmanları çoğaltmayı ve yelken sporunun farklı branşlarına yönelmeyi planlıyor. Windsurf ve kitesurf gibi yenilikçi branşlarla gençlik ruhunu yaygınlaştırmak istiyorlar. Mezun olduktan sonra kendi işlerini kuran, hatta bazıları evlenip çocuk sahibi olan bu “BAU’lu çocuklar,” hâlâ camiada aynı samimiyetle anılsa da artık profesyonel bir vizyonla yelken sporuna değer katmaya kararlılar.
İlkbahar Trofesi, bu yeni dönemin ilk adımı olacak; hem yarışçılar hem de seyirciler için unutulmaz bir deneyim sunmayı hedefliyorlar.
