Bodrum’un teknelerine dair ne varsa anlatan Bodrum’un Gayıkları kitabını, yazarı Saner Gülsöken ile konuştuk. Bodrum Deniz Müzesi Yayınevi’nin ilk kitabı olan çalışmanın hikâyesini, hazırlık aşamalarını öğrendik.
YAZI: Betül Usta – FOTOĞRAFLAR: Saner Gülsöken arşivi
Bodrum Deniz Müzesi’nin bünyesinde kurulan yayınevinin ilk kitabı; dergimiz MotorBoat&Yachting’e kuruluşundan itibaren uzun yıllar fotoğraf ve yazılarıyla destek veren Saner Gülsöken’in Bodrum’un Gayıkları adlı kitabı oldu. Kitap için çekilen fotoğraflardan oluşan bir sergiyle beraber lansmanı geçen ay yapılan kitap, Bodrum’da tekne yapımının gelişiminden yöreye özgü ahşap teknelere, süngercilik, sportif yatçılık gibi konunun kültürel mirasına ait farklı noktalara değiniyor.
Bodrum’un Gayıkları ’nın hikayesinin nasıl başladığını Gülsöken şu sözlerle anlatıyor: “Kitabın önsözünde de belirttiğim gibi; bir gün Bodrum’a göçtüm ve hayatım değişti. Yokuşbaşı’ndan Bodrum’u gördüğümde gözlerim irili ufaklı tekneleri seçti. Limana geldiğimde ise beni boy boy tekneler karşıladı. Kıyıda yorgunluk çayını yudumlarken limanın sakinliğinde süzülen teknelere bakıp düşlere daldım, enginlere açıldım. Sonrasında o güzelim ve birbirinden çekici teknelerin peşine düştüm. Uzunca bir zamanımı liman ve deniz, İçmeler ve atölyeler, ustalar ve gemiciler, tekneler ve sahipleri arasında geçirdim. Ulaşabildiğim belgeler ve sözlü tarih çalışmalarıyla Bodrum’daki tekne üretiminin başlangıcına, gelişimine, Türkiye ve dünyadaki önemi ve tekne tiplerinin ayrıntılarına ulaştım… Kısaca, Bodrum’a ilk ayak bastığım gün başladı kitabın hikayesi. Teknelerin, atölyelerin arasında dolaştıkça da heyecanım arttı, hele bir de yedi metrelik bir tirhandil aldığımda ve onunla yelken yapmaya başladığımda ‘kitap’ kararını vermiştim.”
Kitabın hazırlığı 10 yıl sürmüş. Saner Gülsöken, kitabı yazma kararı verdiğinde kitabın içeriğindeki pek çok bilgiye sahip olduğunu, sonrasının ilgili kaynak araştırması ve sohbetlerle oluştuğunu anlatıyor: “Kitap içeriği ağırlıklı olarak ‘sözlü tarih’ çalışmalarıyla oluşturuldu, konuyla ilgili yazılı kaynak yok denecek kadar az. Bu nedenle ustalar, kalfalar, kaptanlar, denizcilerle uzun çay-kahve muhabbetleri yaptım, tabii hemen hepsi ses kayıt cihazım eşliğinde.”
TEKNE YAPIM TARİHİ
Bodrum’un Gayıkları, antik çağdan itibaren Bodrum’u kısaca tanıtarak başlayan ve konuya giriş olarak kayık-tekne yapımının tarihini ve gelişmelerini anlatan bir kitap. Sonrasında, Bodrum’daki tekne imalatının ne zaman nasıl başladığını, hangi nedenlerle ne tip ‘gayıklar’ yapıldığını, günümüze gelene kadar bu tekne tiplerinin/boyutlarının niçin ve nasıl geliştiğini anlatıyor ve günümüzdeki durumdan da söz ediyor.
“Bunları anlatırken, didaktik bir dil kullanmadım kitapta. Kolay okunur, hikayemsi bir metin oluşturmaya çalıştım. Oldukça erken olmasına karşın, kitabın büyük ilgi toplaması/satışı/gelen yorumlar bunu başardığımı gösteriyor” diyor Gülsöken.
Kitapta Gülsöken’in çektiği çeşitli fotoğrafların yanı sıra Bodrumlu ailelerin arşivlerinden de fotoğraflar yer alıyor. “Bodrum aile arşivlerine ulaşmak pek kolay değil ama bu konuyla ilgili çalışan, Bodrumlu ailelerin arşivlerini karıştıran hatta müzayedelerden Bodrum ile ilgili belge ve fotoğraf toplayan bir Bodrumlu var: Ali Şengün. Kitapta yer alan, arşiv fotoğraflarının birçoğunu Ali Abi’den aldım. Tabii ustaların, atölyelerin, kaptanların ve Bodrum Belediyesi’nin arşivlerinden de yararlandım.”
Daha önce Bodrum’un yerel kültürünün bir parçası olan deve güreşleriyle ilgili “Ayırın Develeri” kitabını hazırlayan Gülsöken’in sonraki projesi de Bodrum’un yerel kültürüyle bağlantılı olacak. Yine tekne üretimiyle ilgili olacağı ipucunu alsak da konu şimdilik yazarda saklı kalıyor.
Bodrum’un Gayıkları’nın aslında birkaç sene önce tamamlanıp, yayınlanmaya hazır olduğunu söyleyen yazar, “Bu süreçte Bodrum’u mekan tutmuş bir kaç inşaat firması kitaba sponsor olmak istediyse de ben bu sponsorlukları çok istemedim. Sonunda kitabın konuyla birebir ilgili olan “Bodrum Deniz Müzesi” yayınlarından çıkmış olması beni gerçekten çok mutlu etti. Bodrum’un Gayıkları’nın, Bodrum Deniz Müzesi Yayınevi’nin ilk kitabı olması, benim için büyük bir mutluluk. Bu kitabın müzeye, yeni yayınevinin de Bodrum’a çok yakıştığını düşünüyorum.” diyor.