Akdeniz’in berrak sularındaki deneme seyrimizde Custom Line 120’nin zenginliği bambaşka bir seviyeye taşıdığını keşfettik.
Custom Line’ın etkileyici yeni 120 modeli tersanenin bugüne kadar inşa ettiği en büyük tekne değilse de, bu unvana çok da uzak sayılmaz. O şeref, boyu 130ft’e yaklaşan, 2003 model Custom Line 128’e ait. Tekne son yıllarda üretilmiyor.
Anconalı tersanenin yeni amiral gemisinin geliştirilmesinde en çok etki eden –yapılması değil, yapılmaması gerekeni gösterdiği için- Custom Line modeli 124 olmuş. Bir kat kamuflaj boyasıyla herhangi bir Ortadoğu krallığının deniz kuvvetlerine ait olduğunu sanabileceğiniz, 27 knot sürat yapabilen 124 tam bir donanma teknesi gibi gözüktüğünden, ne yapılmaması gerektiğini de açıkça göstermiş.
Yani 120’yi bir anti-124 olarak düşünebilirsiniz. Gösterişli pencerelerle donatılmış süperyat tasarımıyla, ne renge boyanırsa boyansın kimse bunu bir devriye teknesi sanmayacaktır. En önemlisi de, 120’nin 124’ten biraz daha büyük, daha hafif, neredeyse aynı derecede süratli olmasına rağmen daha az güce sahip olması. Ana fikir de bu. 120 çok daha verimli bir tekne.
124’e donatılan bir çift 4000 serisi MTU makine 6.920hp sağlarken, en son model 2000 serileriyle yetinen 120’nin makineleri 5.270hp sağlıyor. Buna rağmen Cannes’daki deneme seyrimizde 25,1 knot’ı yedi ton gibi gerçekçi bir yakıt ve su yükünün yanı sıra teknede 20 küsür kişiyle gayet rahat yakaladık.
VERİMLİ GÖVDE TASARIMI
120’nin deplasmanı, makine ve yardımcı donanımlardan kaynaklı, toplamda 10 tonu geçen büyük farktan dolayı 124’ten yaklaşık yüzde 10 daha düşük. Ancak bunun dışında, tasarımcıların teknenin ağırlığını minimumda tutmak için özel bir çaba gösterdiğine dair bir işaret yok. Elbette üst yapıda bolca karbon fiber donanım olsa da, bu dek salondaki tavandan yere kadar uzanan zarif kavisli pencerelerin ağırlığını sıfırlamaya yetmeyecektir. Teknenin diğer bölümleri de pencerelerden nasibini almış. 120, lüks bir teknenin olması gerektiği gibi sağlam ve ağır duruyor.
Bir de havuzluk kapıları var ki bunlar inovasyon ödülü almışlar. Ağır bir krom çerçeveyle üretilen ve salonun gerisine 45° açıyla yerleştirilen kapılar ya alışıldık biçimde –ki böylesi bir açı hiç de alışıldık değil- kaydırılarak açılıyor ya da üst kısımdaki menteşeler sayesinde yukarıya kaldırılarak güverte katını akla gelebilecek en dramatik biçimde ferahlatıyorlar. Adeta birisi bir duvarı yıkmış gibi bir etki yaratılmış. Bu akıllı kapılar ne kadar ağırlığa mal oluyor dersiniz? Yalnızca 1.7 ton. Eğer ağırlıktan yana bir endişeniz varsa böyle şeyler yapmazsınız. Aslında 120, kendinden önceki modelden daha hafif olmasına rağmen mevcut halinden çok daha hafif olabilirmiş. Ancak tasarımcılar, ağırlık ekleyeceğini bildikleri halde istedikleri tüm lükse yer verebilmişler çünkü ellerinde çok güçlü bir kart varmış: yeni, verimli bir gövde tasarımı.
Custom Line 120 test dosyamızın devamını Şubat 2020 sayımızda okuyabilirsiniz.
