Dünyanın önemli açıkdeniz yat yarışlarından Sydney-Hobart, 1945 yılında sadece dokuz tekneyle başlamıştı. Aradan geçen 75 yılda bir açıkdeniz klasiği haline gelen yarış, bugün süper-maxi’lerin arz-ı endam eylediği ve sayısı 150’yi aşan yelkeninin katıldığı bir festivale dönüşmüş durumda.
YAZI: Baran Atasoy
Avustralya’nın Sidney kentiyle Tazmanya Adası’nın Hobart Limanı arasında yapılan 628 millik Sydney-Hobart yarışını diğer açıkdeniz yarışlarından farklı kılan birtakım özellikleri var. Yarışı izlemek için gelen ve sayısı yüzleri bulan izleyici teknelerinin arasından sağ-salim bir şekilde Sidney Limanı’nın dışına çıkmak önceliği oluşturuyor. Avustralya gibi deniz kültürü olan bir ülkede dahi yarışı yakından izleme heyecanına kapılan seyirciler, yarışan yelkenlilerin önüne çıkabiliyor. Liman çıkışının sonrasında güneye dümen kırdıktan sonra seyrüsefercilerin kafasındaki ilk soru işareti beliriyor. Kıyıya yakın giderek kara meltemini yakalamak mı yoksa açığa vurup akıntıyı arkasına almak mı? Avustralya’nın güneybatı ucuna kadar sorunsuz geldilerse bundan sonraki büyük dönemeç Avustralya anakarasıyla güneydeki Tazmanya Adası arasındaki Bass Boğazı’nda karşılarına çıkıyor.
Deneyimli seyrüsefercilerin bile en çok korktuğu yerlerin başında gelen bu bölge, birçok yelkenlinin direk kırdığı veya aldığı hasarlar nedeniyle yarıştan çekilmek zorunda kaldığı fırtınaların sık yaşandığı bir boğaz. 1998 yılındaki yarışta Bass Boğazı’nda filoyu yakalayan fırtına nedeniyle rüzgâr hızı sağanaklarda 80 mile kadar çıkarken beş yelkenli battı, yedi tekne terkedildi ve 55 yelkenci helikopterlerle kurtarılmak zorunda kaldı. Sorun çıkarabilecek başka bir bölge de Tazmanya Adası’nın doğu sahili. Burada gelebilecek güneyli bir fırtına devasa dalgalar üretiyor ve adı ironik bir şekilde “Fırtına Koyu” olan Storm Bay’a girene kadar bu dalgalara karşı orsa çıkmak zorunda kalabiliyorsunuz. 600 küsur millik bu rotayı sorunsuz geçmiş olmanız yarışın bittiği anlamına gelmiyor. Yarışın bitiş noktası Derwent Nehri’nin girişine kadar olan yaklaşık 10 millik mesafede kalan rüzgâr nedeniyle birçok favori tekne geçmişte yarışı kaybetti.
Bu yıl yukarıda saydığımız olumsuz hava ve deniz şartlarının birçoğu yaşanmadı. Hafif ve orta kuvvette esen rüzgâr sayesinde kazasız-kırımsız bir yarış gerçekleşti. Tazmanya’nın güney sahilini etkisi altına alan yangın yarış köyünün bir süre kapanmasına neden olsa da yaşanan olumsuz tek hadise, yarıştan sonra Sidney’e geri dönen Showtime isimli bir Ker40’ın salmasının kopması nedeniyle ters dönmesi oldu. Tüm ekip üyeleri kurtarılırken kazaya neden olan salmanın modifiye edildiği için böyle bir olayın gerçekleştiği ortaya çıktı.
Sydney-Hobart Yarışı yazısının devamını Mart 2020 sayımızda okuyabilirsiniz.