Kışlama için pratik öneriler

Kışlama için pratik öneriler

Kışlama yaparken teknenizde dikkat edilmesi gerekenler listesi çok uzundur. Yazarlarımızdan Dağhan Baştuğ, kışlama için pratik bilgilerini paylaşıyor.

Yazı: Dağhan Baştuğ

Yaz bitti. “Kış gelse de şu havalar biraz soğusa” diye beklediğimiz zamanlara yelken açtık. Birkaç ay sonra da, “Ah bir yaz gelse, şu havalar biraz ısınsa”ya demir atacağız…

Eylül-ekim ayları bana nedense hep ortaokul ve lise yıllarımı hatırlatmıştır. Ergenlik sürecinin çok yoğun yaşandığı o zaman diliminde, her duyguyu en uçlarda yaşayan bir gençtim. Yaz aşkları bitmiş, tatiller bitmiş, avare avare dolaşmalar bitmiş, geç kalkmalar bitmiş ve üniformanı giymiş sabahın köründe okula gidiyorsun…

Bir de saat değişimi olayı oldu mu suratım düşerdi. Normalde yazın 20.00 gibi kararan hava, saat 17.00’de zifir karanlık. Gerçekten sanki dünyam kararırdı. Bir de üstüne hava soğur, yağmurlar yağar. Yani anlayacağınız yazın o cıvıl cıvıl halinden, saat değişimiyle birlikte hiçbir şey kalmazdı. Tamamen hüzünlü bir hale bürünürdü dünya. Ve bir önceki seneden bilindiği gibi, yine birçok konuda savaş verilecek o koca dokuz ay.

Şimdi yaş büyüdü, haliyle işler değişti. Okuldaki günlük devamsızlıklar yerini, işyerindeki yıllık izinlere bıraktı. “Anneeeee beş dakika daha uyuyayım”lar, “Yavrum hadi kalk, kahvaltın hazır, okula geç kalacaksın”lara döndü…

Sınavlarda çok çalışılarak alınan yüksek notlar, işyerinde çok çalışılarak alınan yüksek maaşlara büründü… “Eve misafir gelmiş off yaa”lar, “Yavrum gel misafirlerimizle biraz zaman geçir”lere evrildi… Ve sonbaharla birlikte teknelerde de kıçtankaralar, ‘kış’tankara dönüştü.

Çapalar çekildi ıssız koylardan. Bir marinada demirin hemen yanı başındaki koçboynuzuna bağlandı yabancı bir tonoz halatı. Dokuz ay birbirine bakmaya mecbur. Mecburi bir evlilik gibi.

Teknelerin, ay misali direklerindeki ışıklardan denize vuran siluetleri gitti maviliklerden, sanki sabah okul yolu gibi koylar da zifir artık. Yaşanmış canlı anılar, şimdi telefonların hafızasında yer kaplamakta. Ne zaman açılıp bakılacağı meçhul.

Velhasıl yaz bitti. Tonoz halatı dolandı koçboynuzuna. Kıçtan marinaya bağlandı tüm tekneler. “Kışladık” biz de kızımızı nihayetinde. Ama iç buruk, baş öne eğik… Bir başka yazda daha görüşmek üzere kuzum.

Kışlama sırasında dikkat etmeniz gereken pek çok nokta var.

KIŞLAMA İÇİN PRATİK ÖNERİLER

• Kış soğuktur ama mazot deponuz terler ve bakteri yapar. Deponuzu ağzına kadar doldurmadan bırakmayın.

• Motorunuz dokuz ay boyunca çalışmayacaksa, benzinle çalışan dıştan takma motorlarınızın içinde kalan benzini çıkarmanız gerekir. Bu işlemi kendiniz yapabiliyorsanız sorun yok. Ama yapamıyorsanız bir ustadan yardım almanız, motorunuzun dokuz ay sonra sorunsuz çalışması için doğru bir yol olacaktır.

• Dıştan takma motorunuzu teknenizde dışarıda bırakıyorsanız, baş kısmını örtecek su geçirmeyen bir kılıf kullanırsanız, güneş ve yağmur suyundan koruyarak daha uzun ömürlü olmasını sağlarsınız.

• Kış dönemi teknenize gitme imkânınız yoksa,yağmur suyu almayacak bir lumbozunuzu hava sirkülasyonu olması açısından açık bırakmanızı öneririm. Ya da oradaki biriyle anlaşıp arada sırada teknenizi havalandırmasını, teknenizin sağını solunu kontrol etmesini isteyebilirsiniz.

• Ayda bir uğrayacak durumdaysanız, nem gidericiler de güzel iş görürler. Koku yapmaması adına buzdolabınızın kapağını açık bırakın.

• İskeleye bağlı halatlarınıza en basitinden bir bahçe hortumu geçirmeniz, iskele babalarının halatlarınızı yıpratmasını ve en önemlisi kopmalarını büyük ölçüde engeller.

• Tekneniz soğuk kış geçiren bir yerde kalıyorsa, motor tatlı suyuna antifriz eklemeniz hayati önem taşır. Sıcak bir yerdeyseniz de bu antifriz motorunuzun içinin paslanmasını önler. Yani nerede olursa olsun motorunuza her zaman antifriz ekleyiniz. Arabaların cam suyuna eklenen değil, motoruna eklenenden. Yanlış anlaşılma olmasın!

Dergimizi Magzter uygulamasını IOS ve Android tabanlı tablet ve telefonlarınızdan indirerek okuyabilirsiniz.